Aracın üzerine takılan türbinle sessiz ve titreşimsiz çalışması sağlanan sistemde, rüzgar enerjisi mekanik enerjiye dönüştürülerek elde edilen elektrik, araçta bulunan bataryalara aktarılıyor.
Okulun araçlarında kullanılan, patent başvurusunda bulunulan “Çe-vrim” adlı sistemle, özellikle karavanların park halinde ihtiyacı olan enerjiyi sağlamak ve elektrikli araçların şarj istasyonlarına bağımlılığını azaltmak hedefleniyor.
Lisenin Motorlu Araçlar Teknoloji Alanında görevli Burak Ün, AA muhabirine, araçların seyir esnasında doğal oluşturduğu rüzgarın ortaya çıkardığı kinetik enerjiyi elektriğe dönüştürme projesi için öğrencileriyle 2 yıldır çalıştığını söyledi.
Ün, aracın üzerine takılan sistemle rüzgar enerjisini faydalı elektrik enerjisine çevirmeyi başardıklarını vurguladı.
Sistemin detayları hakkında bilgi veren Ün, şöyle devam etti:
“Meteoroloji biliminde 100 kilometrenin üzerindeki hızlar ‘kasırga sınırı’ olarak kabul ediliyor ve bu da muhteşem bir kinetik enerji demek. Kinetik enerjiyi, helezonik savonius türbinimizi yatay konumlandırarak elektrik enerjisine dönüştürüyoruz. Araçların seyir esnasında rüzgarla kazandığı kinetik enerjiyi mekanik enerjiye dönüştürüyoruz ve bunu depoluyoruz.”
ELEKTRİKLİ ARAÇLARI ŞARJ İSTASYONLARI İÇİN ÖNEMLİ BİR ADIM?
Burak Ün, elektrikli araçların şarj istasyonlarına direkt bağımlı olduğunu anlattı.
“Bu sistemle, elektrik enerjimizi kendimiz üreterek, elektrikli araçları şarj istasyonlarına yarı bağımsız hale getirmek istiyoruz.” diyen Ün, en önemli hedeflerinden birinin karavanlar olduğunu dile getirdi.
Sistemi içten yanmalı motorlu araçlara göre tasarladıklarını aktaran Ün, şu bilgileri paylaştı:
“İnsanlar karavanları özgür olmak için alıyorlar. Elektriğe bağımlı oldukları için karavan kamplarında birçok karavanla dip dibe konaklamak zorunda kalıyorlar. Ancak bu sistemle bir yerden bir yere giderken hem elektriğimizi üretip hem de bataryalarımızı dolduruyoruz, elektriğin olmadığı herhangi bir yerde, depoladığımız elektriği kullanabiliyoruz. Ürün henüz prototip, estetik açıdan henüz bir form kazandırmadık. Ses ve titreşimle ilgili testlerimiz devam ediyor. Şu ana kadar 150 kilometre hıza kadar ses ve titreşim olmadığını da tespit ettik.”
“PATENT BAŞVURUMUZU DA YAPTIK”
Okul müdürü Metin Sezer ise hızla değişen teknoloji ortamında kendilerini yenilemek için çalıştıklarını belirtti.
Temiz enerji konusunda çalışmalara devam ettiklerini bildiren Sezer, “Gelecekte ülkemizde ve dünyamızda enerji problemlerini en aza indirmek amacıyla böyle bir proje geliştirildi. Biz de Otomotiv İhracatçıları Birliğinin desteğiyle bu projeyi hayata geçirmiş olduk.” ifadelerini kullandı.
Sezer, projenin aynı zamanda MEB’in Ar-Ge çalışmaları kapsamında takipteki bir çalışma olduğu bilgisini verdi.
Amaçlarının, temiz enerjiye dönük bu faaliyeti farklı araçlarda yaygınlaştırmak olduğunu ifade eden Sezer, “Projemize farklı sektörlerin de ilgisi yoğun. Projeyle ilgili patent başvurumuzu da yaptık.” diye konuştu.