Araştırma görevlisi Davut D., iddiaya göre, doktora eğitimi aldığı 2018 yılının Kasım ve Aralık aylarında, ders çalışmak için gittiği ODTÜ kütüphanesinde görevli D.K. ile M.Y.’ye tacizde bulundu. Kadınların şikayeti üzerine gözaltına alınıp, serbest bırakılan Davut D. hakkında, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan soruşturma kapsamında, ‘zincirleme şekilde basit cinsel saldırı’ suçundan 10 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
KAMERA GÖRÜNTÜLERİ DOSYADA
Ankara 35’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde tutuksuz yargılanan Davut D., savunmasında, “İddia edilen tarihlerde kütüphaneye gittiğimi hatırlamıyorum. Olay tarihinde ODTÜ’de doktora eğitimi alıyordum. Bu nedenle ders çalışmak için sık sık kütüphaneyi kullanıyordum. 11 Ocak 2019 günü kütüphaneye gittiğimde kimseyle muhatap olmadım. İşim bittikten sonra aracıma binmek için otoparka indiğimde yanıma gelen güvenlik görevlisi hakkımda şikayet olduğunu söyledi. Suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.
Mağdur kadınların avukatları da sanığın, suçun işlendiği tarihte kütüphaneye giriş- çıkış görüntülerini mahkemeye sundu.
İNDİRİMSİZ 4 YIL HAPİS
Davanın dün görülen karar duruşmasına mağdur kadınlar D.K. ve M.Y. ile avukatları katılırken, tutuksuz sanık Davut D. yer almadı. Kadınlar, şikayetlerinin devam ettiğini belirterek, sanığın cezalandırılmasını istedi.
Sanık avukatı ise önceki beyanlarını tekrar ettiğini belirterek, müvekkilinin beraatine karar verilmesini talep etti.
Mahkeme heyeti, sanık Davut D.’nin, 2 kadına sarkıntılık yaparak, cinsel saldırı eylemini gerçekleştirdiğinin sabit olduğuna hükmedip, 4 yıl hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. Cezada indirim hükmünü uygulamayan heyet, sanığın sabıkasız oluşu, duruşmadaki tutum ve davranışlarına göre yeniden suç işlemeyeceği kanaatine varılması, suç sonrası mağdurların giderilemeyecek zararlarının olmamasını göz önünde bulundurarak, hükmün açıklanmasını geri bıraktı.
‘KARARI, ÇALIŞTIĞI ÜNİVERSİTEYE SUNACAĞIZ’
Mağdur kadınların avukatı Çağrı Ayhan Şenel de kararda, cinsel saldırı suçlarından mağdur kadınların beyanlarının tek başına delil olarak değerlendirilmesinin ne kadar önemli olduğunu gördüklerini belirterek, “Adaletin geç de olsa sağlanması bundan sonra buna benzer olaylarda kadınların daha cesur ve kararlı olmasını da sağlayacaktır. Mahkemenin gerekçeli kararını başka mağduriyetlere neden olmaması adına sanığın çalışmakta olduğu Gazi Üniversitesi’ne sunacağız. Bir kez daha tekrarlamakta fayda görüyorum; bu eylemlere maruz kalan herkes gerek kolluk birimlerine gerekse kadın derneklerine başvurarak haklarını sonuna kadar arasınlar ki bu olayları toplum olarak bitirelim” diye konuştu.