18°
ASLI ÖKTENER İZMİR – Ege Bölge Temsilcimiz Engin Uğur Ağır ve Yusuf Çınar ile beraber AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı ile Narlıdere’deki evinde buluşuyoruz. Bizlere kapıyı en doğal haliyle açıyor. Bir o yana bir bu yana koşuyor. Hazırladığı kahvaltı masasında yok yok! Eşi mimar Talip Çankırı, kızı Ceyla ve oğlu Kaan da bizlerle. Kaan, annesine yardım ediyor, yumurtaları pişiriyor, ikram ediyor. Aralarında güzel bir uyum var. Mutlu bir aile oldukları her hallerinden belli. Mardin’den İzmir’e uzanan siyaset yolculuğunu, bir anne ve eş olarak başarısının sırrını anlatan Çankırı, “İzmir, 81 ilden herkese ev sahipliği yapan şehir. Herkesin vekiliyim. Herkese eşit mesafede duruyorum” mesajının altını özellikle çiziyor.
– Siyasete nasıl adım attınız?
Babam Süleyman Bölünmez aracılığıyla oldu. Böyle bir hayalim yoktu. Babam siyaset yaparken de onun yetişemediği düğüne, cenazeye giden, yardım yapan ailemiz vardı. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından bizzat gelen vekillik teklifini babam iletti. Şaşırdım, ardından “Acaba yapabilir miyim?” diye tereddüde düştüm. İşin içine girdikten sonra da buraya ait olduğumu hissettim.
– İzmir’de AK Parti vekili olmayı değerlendirir misiniz?
İnsanlarla önce tanışıyorum, vekil olduğumu söylemiyorum. İkili ilişki kurup dost olduktan sonra AK Partili olduğumu belirtiyorum. O andan itibaren benim hangi partiden olduğumla değil, dediklerimle ilgileniyor. Hatta, “Biz sizi CHP’li sandık” diyen de oluyor.
‘Dönem sonu bakalım’
– Tunç Soyer’i nasıl buluyorsunuz?
Kişilik olarak nazik, iyi bir insan. Henüz döneminin başında olmasına rağmen bizimle ve halkla ilişkileri iyi gidiyor. Ancak esas tabloya dönemin sonunda bakmak lazım.
– İzmirlilerde AK Parti’ye yakınlık görüyor musunuz?
Halkın, yavaş yavaş bizi istediğini düşünüyorum. Çünkü değişim ve hizmet istiyor. Ama ne oluyorsa seçim günü, sandığa gidildiğinde fikrini değiştiriyor. Sahadaki tabloyla seçim sonucu farklı çıkıyor.
– Hedefiniz nedir?
Spesifik bir hedefim yok. Yaptığım her şeyin en iyisini yapmayı istiyorum. Şu an milletvekiliyim. Bu görevi en iyi şekilde yapmak istiyorum. Babam hep, “Patronlar çalışanlarından önce işe gidip onlara örnek olmalı” derdi. Siyasette de sabah erkenden gelip akşam mesai bitene kadar çalışıyorum. İzmir, 81 ilden herkese ev sahipliği yapan şehir. Herkesin vekiliyim. Herkese eşit mesafedeyim.
– Kadınlara ilişkin ne tür planlarınız var?
Çeşme, Bergama ve Menemen’de kooperatiflerimiz var. Kadınlarımıza artık, “Bu yemeği pişirin, bunu satın” demek istemiyoruz. Ürünlerini dışarıya pazarlayacağı ortam hazırlamaya çalışıyoruz.
– Hedef büyütüyorsunuz…
Evet. Örneğin Amerika halı talep ediyor. Bergama’daki kooperatifimiz, Amerika’dan 50 bin metrekarelik halı siparişi aldı. Menemen’deki kooperatifimizde kadınlar incir üretimi yapıyor. Çeşme’de de zeytinyağı üretiliyor. Konak’ta midyecilik üzerine kooperatif kurmak istiyoruz. Türkiye’deki bütün midyeciler Mardinli. Seri üretim yapıp, tüm ülkeye dağıtabiliriz.
Geleceğin bakanı tam karşımızda…
Ceyda Bölünmez Çankırı’nın oğlu Kaan Çankırı, lise eğitimini kardeşi Ceyla (15) ile İsviçre’de sürdürüyor. Bu çocukların kararı. Kısa dönemli gittikleri okulu çok sevince burada yatılı okumak istemişler. Lise son sınıf öğrencisi Kaan, ileride ekonomi okumak istediğini söylüyor, “Birkaç üniversiteden teklif aldım. Ekonomi ilgimi çekiyor. Bir gün süpermarkette çikolatalardan biri beş, diğeri 15 liraydı. Bu da benim dikkatimi çekti. ‘Neden aralarında bu kadar fiyat farkı var?’ diye düşünüyordum. Sebebi de birinin ithal, diğerine birçok vergi uygulanmasıymış. Bu yıl da Türk Lirası’nın neden düşüş yaşadığını, turizme etkisini konu alan yazı yazdım. Yurtdışında ekonomi bölümünde okuduktan sonra Türkiye’ye dönmeyi düşünüyorum. Dedemin ve annemin adımlarını takip ederek siyasete de girebilirim” dedi.
