Kadınlar özellikle regl dönemlerinde rahim duvarındaki kasların sıkışmasıyla ciddi ağrılar yaşayabilir. Bu ağrılar onların yaşam kalitelerini düşürür. Oysa doğada bulunan mucizevi bitkiler kadınların bu dönemlerde rahatlamalarını sağlayabilmektedir.
Özellikle kırmızı yonca, papatya, limon otu, civanperçemi, ısırgan ve lavantanın şifa gücü ile kadınların regl dönemini daha rahat geçirmelerine yardımcı oluyor. Örneğin kırmızı yonca ağrının önemli ölçüde bastırılmasını sağlarken, papatya çiçekleri hafif iltihap giderici etkisi ile iltihabı giderirken spazmın giderilmesinde de rol oynuyor.
Halk arasında sancı otu olarak da bilinen civan perçemi, ödem sökücü etkisi ile rahatlama sağlıyor. Lavanta çiçekleri ise yatıştırıcı ve spazm giderici özelliğinin yanı sıra karışıma hoş bir lezzet veriyor.
Özetle bitki çayları regl döneminde ağrı, kramp gibi sorunları hafifletirken, sindirim, sancı, ödem gibi şikayetlerin de düzenlenmesinde yararlı olabiliyor.
Adet döneminin başlangıcından itibaren süreç boyunca bu özel çaylardan günde 2-3 defa içilmesini önerdiklerini söyleyen Prof. Dr. Yeşilada, özellikle aç karnına tüketildiğinde daha etkili olacağını vurguladı.
Emzirme döneminde özel bitki çayları içilebilir
Kadınlar zaman zaman emzirme dönemlerinde sorunlar yaşayabiliyor. Özellikle sütün yetersiz kalması kadınları psikolojik olarak olumsuz etkilerken, anne sütünden kaynaklı olarak bebekte oluşan gaz ise emzirme döneminin en önemli sorunları arasında yer alıyor. Bu her iki probleme yönelik olarak kadınlar özel bitki çayları ile çözüm yolu bulabilir.
Örneğin süt artırıcı etkisi ile bilinen rezene meyvesi, aynı zamanda bebeğin ve annenin gaz ve spazmların hafifletilmesinde yardımcı oluyor. Alman papatyası çiçekleri ise sancı ve spazmları azaltırken, iltihap giderici etkisi ile de iltihabı vücuttan atıyor.
Ayrıca hafif yatıştırıcı etkisi ile annenin doğum sonrası artan stresinin dengelenmesinde yardımcı oluyor. Bu arada ısırgan otu da iltihaplanmanın giderilmesini ve ödemin boşaltılmasını sağlıyor.
Prof. Dr. Erdem Yeşilada son olarak özellikle aktarlardan alınan karışımlar yerine bilimsel olarak hijyenik şartlarda üretilmiş, gerekli analizleri yapılmış bitki çaylarının tüketilmesinin sağlık sorunlarına yol açmaması bakımından önemli olduğunun altını çizdi.