MEHTAP GÖKDEMİR Ankara – CHP İstanbul Milletvekili, anayasa hukuku profesörü İbrahim Özden Kaboğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim barajının yüzde 10’dan yüzde 7’ye çekileceği yönündeki açıklamasını değerlendirirken, “Hazine yardımı” ve “Partili Cumhurbaşkanı” sisteminin de seçimlerde yarışan partiler arasında eşitsizlik yarattığını ve bir nevi “baraj” olduğunu belirtti. Kaboğlu, “Üçlü barajı kaldırmak gerekli” dedi. Kaboğlu, Milliyet’e yaptığı değerlendirmede, şunları kaydetti: “Yüzde 10 baraj, 38 yıldır uygulanıyor; Adalet ve Kalkınma Partisi, 19 yıldır iktidarda. Başka bir deyişle, yüzde 10 seçim barajından en çok yararlanmış olan bir parti. Seçimlerde yarışan siyasal partiler arasında ve haliyle seçmenler arasındaki tek eşitsizlik etmeni yüzde 10 baraj değil; Hazine yardımı da siyasal partiler arasında eşitsizlik yaratmakta. Bu çifte eşitsizliğe, 2017 Anayasa değişikliğinde üçüncü bir halka eklendi; Cumhurbaşkanı’nın parti başkanlığına gelmesi ile kendi partisi ile diğerleri arasında ortaya çıkan eşitsizlik.
‘Tamamen kaldırılmalı’
Şu halde, seçmen iradesinin, anayasa madde 67’nin öngördüğü üzere, sandığa ve TBMM’ye, ‘serbest ve eşit’ biçimde yansıması için, seçmen iradesini zedeleyen üçlü engel üzerine birlikte düşünmeliyiz. 1983’ten bu yana uygulanan seçim barajı üzerine İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi’nin 8 Temmuz 2008’de vermiş olduğu Sadak/Yumak kararından sonra, barajın düşürülmesi beklenirken, 2021’de bile, yüzde 7 olabilir şeklinde yüksek sayıların dillendirilmesi, siyasal partilerin serbest yarışma ilkesi ile bağdaşmayan, ‘serbest ve eşit oy’ ilkesini de zedeleyen iradenin devam ettiğinin bir göstergesidir. Bu kabul edilemez; baraj tamamen kaldırılmalıdır. CHP, Anayasa Raporu’nda bu yönde öneride bulundu.
‘Her parti yardım almalı’
Hazine yardımında öngörülen, kullanılan oyların yüzde 3’ünü almış olma koşulu da, siyasal partiler arasında, ‘fırsat ve olanak eşitsizliği’ yaratmaktadır. Oysa bir siyasal parti için, seçimlere katılmayı hak etme, yardım alabilmek için yeterli koşul olmalıdır.
Partiler arası ayrım
Devleti temsil ve yürütme yetkilerini tek başına kişiliğinde toplayan Cumhurbaşkanı, parti genel başkanı olmakla, ‘Parti Genel Başkanlığı Yoluyla Devlet Başkanlığı ve Yürütme’ ortaya çıktı. Haliyle Cumhurbaşkanı’nın genel başkanlığını yaptığı parti ile diğerleri eşit koşullarda yarışmamaktadır. Cumhurbaşkanı’nın partisi, Hazine olanaklarından yararlandığı gibi, makamı nedeniyle devletin maddi olanakları yanı sıra, nüfuzu bakımından da diğer siyasal partiler karşısında üstün konumdadır. Sonuç olarak; seçim yasalarında demokratik anlamda değişiklik yapma iradesi varsa, bu iradenin, değinilen üçlü barajı kaldırma yönünde ortaya çıkması gerekmektedir. Aksi halde, 19+19=38 yıllık uygulamanın ardından, yüzde 10’luk seçim barajından 2-3 puan düşürme pazarlığı, milyonlarca seçmen iradesi ile dalga geçmekten öte bir anlam ifade etmez.”