Afyon Dinar’da Suçıkan Mevkisinde yer yüzüne çıkan,548 kilometrelik yolculuğunda 25 bin kilometrekarelik havzasındaki milyonlarca çiftçinin can damarı olduktan sonra Aydın’ın Söke ilçesinde denizle buluşan Menderes Nehri, adeta son günlerini yaşıyor. Havzasında ve kaynağı yakınlarında çoğalan vahşi madencilik, kontrolsüz patlamaların yapıldığı taş ocakları debisini düşürdü. Nehrin suları artık Aydın’a ulaşmıyor bile. Birkaç yıl öncesine kadar kirliliği şikayet konusu olan nehir artık can çekişiyor, kuruyor.
AYÇEP VE ÇİFTÇİLER SESİNİ DUYURMAYA ÇALIŞTI
SU CANLILARI, BALIKLAR ÖLDÜ
Menderes nehrinin sonunu Dinar’daki Dombay ovasına kurulması planlanan üç termik santral için yapılan çalışmaların getirdiğini, sadece Menderes’in değil, Karkuyu Gölü’nün de kuruma noktasına getirildiğini savunan Vergili, sözlerine şöyle devam etti; “Menderes’i besleyen ana kaynağın bitmesinin bir diğer nedeni de kontrolsüz açılan vahşi taş ocakları ve madenler. Patlayıcılar yer altı suyunun yönünü değiştirdi. Tabi ki dünyadaki küresel ısınmanın da etkisi var. Sonuçta Menderes yok olmaya doğru gidiyor. Milyonlarca köylünün geçim kaynağı olan bu Menderes, üç beş kişinin çıkarı, 300 kişinin istihdamı için yok ediliyor. O gürül gürül akan Menderes’in Ege Denizi’ne ulaşması bu gidişle artık mümkün görünmüyor. Dere yatağı bitmiş balçık haline gelmiş, su canlıları, balıklar ölmüş”
ÇIĞLIĞI NE ZAMAN DUYACAKSINIZ?
AYÇEP olarak sorumluları uyardıklarını, ancak kimsenin harekete geçmediğini belirten Vergili şunları söyledi; “Uyarılarımızı, sesimizi, Menderes’in çığlığını kimsenin duymamasını görünce yasal yollara başvurma kararı aldık. Ziraat Odaları, Devlet Su İşleri ile Çevre Şehircilik yetkilileri hakkında görevlerini yapmadıkları için suç duyurusunda bulunacağız. Afyon, Uşak, Denizli, Aydın’ın hangi partiden olursa olsun tüm milletvekillerine sesleniyoruz, Menderes ölüyor. Menderes’in çığlığını ne zaman duyacaksınız? Siz kimin vekilisiniz?”