GÜLŞAH KARAMAN – MİLLİYET.COM.TR ÖZEL
1. Güneşlenmek ve bronzluk
Hepimiz yazın güneşlenerek bronz bir tene kavuşmanın hayalini kuruyoruz. Ancak bronzluk sizi ne kadar genç ve havalı gösterse de erken yaşlanmaya, kırışıklara ve daha kötülerine yol açabilecek feci etkilere neden oluyor. Amerika’da bir tıp fakültesi olan Yale School of Medicine, “Güneş ışınları cildinize zarar verebilir. Kısa vadede bile, cildinizi kavurabilir. Vücutta yanık belirtisi olmadan, derinin içinde gizlenip uzun vadeli sonuçlara neden olabilir.
Bu yüzen güneş cildi erken yaşlandırır. ‘Erken yaşlandırma’ olarak adlandırılan bu durum, cilt kanserine yol açabilir. Belirtileri şunlardır: Kırışıklık, yaşlılık lekeleri, karaciğer lekeleri ve çiller gibi pigmentasyon değişiklikleri, cilt tonu kaybı, düzensiz cilt dokusu, kırık kılcal damarlar, genellikle burun ve göğüs çevresinde oluşan kızarıklık ve leke.”
2. Şekerli ve gazlı içecekler
Şekerle tatlandırılmış gazlı içecek tüketiminin, hücre yaşlanmasıyla ilişkili olduğunu bulan UC San Francisco araştırmacıları, “Obezite dışında bağımsız olarak hücre yaşlanmasını teşvik edebilir” diyor.
Çalışmanın yazarları, araştırma sonucunda şunları söylüyor: “Şekerle tatlandırılmış gazlı içeceklerin düzenli tüketimi, hücre yaşlanmasını hızlandırarak metabolik hastalık gelişimini etkileyebilir. Şekerli içecekler içerek saniyeler içinde vücudumuza sokabileceğimiz aşırı yüksek dozda şeker, metabolizma için benzersiz bir şekilde zehirlidir.”
3. Egzersiz eksikliği
Wellspring Sağlık Okulu, gençlerin erken yaşlarda 90 yaşında hissetmesini sağlayan çoğu durumun egzersiz eksikliğinden kaynaklandığını söylüyor. Özellikle esnek olmayan bir vücut ve düşük omurga 20’li ve 30’lu yaşlarda bazı sorunlara neden olabileceğini vurguluyor.
Başlıca en çok belirtileri, eklem veya kas ağrısı ve genel olarak kambur bir görünümdür. Yoga veya pilates gibi kaslarınızı ve eklemlerinizi gevşetmenize yardımcı olabilecek belirli egzersiz türleri vardır. Yalnızca kardiyo çalışarak bile esnekliğinizi artırabilirsiniz.
4. Uykusuzluk / Uyku apnesi
Uyku apnesi olanlar daha hızlı yaşlanır. Bilim insanları uykuda artan solunum bozukluğu (SDB) şiddeti ve uyku bozukluğu, ölçülen kafa karıştırıcı faktörlerden bağımsız olarak epigenetik yaş hızlanması ile ilişkilendirdi. Bu ilişkiler kadınlarda erkeklerden daha güçlüydü, bu da kadınların USB’nin olumsuz etkilerine karşı özellikle savunmasız olabileceğini gösterdi.
Son zamanlarda yapılan bir araştırmaya, “İyi bir gece uykusu, genç görünümünüz için harikalar yaratabilir ve siz uyurken yüzünüz gevşediği için, yüzdeki ince çizgileri yumuşatmaya da yardımcı olabilir” diyor. Bu yüzden her gece sekiz saat uyumanız önerilir.
5. Kronik stres
Fazla stresin vücudu yaşlandırdığı kanıtlandı. Harvard Sağlık Bilimleri uzmanları “Telomerler kromozomların uçlarıdır – her hücrenin içindeki genleri içeren yapılardır. Zamanla telomerler kısalır. Yeterince kısaldıklarında hücre ölür.
Kronik stres daha kısa telomerlere yol açar ve telomerleri daha kısa olan insanlar, kalp hastalığı ve bazı kanser türleri de dahil olmak üzere birçok önemli hastalık için daha büyük risk altındadır” diyor. Bu hayatımızdaki kronik stresi azaltmak için en büyük nedenlerden biri olabilir.
6. Sigara içmek
Sekiz yıl önce çığır açan bir araştırma, sigaranın vücudu yaşlandırdığını kanıtladı. Araştırmacılar rapora dahil ettikleri 79 özdeş çifti bir araya getirmek için Ohio’daki yıllık İkizler Günleri Festivali’ni (“Dünyadaki En Büyük Yıllık İkiz Buluşması”) kullandılar. Üç plastik cerrahi asistanından oluşan araştırmacılar, biri diğerinden en az beş yıl daha uzun süredir sigara içen ikizlerin yüzlerini karşılaştırdı.
Sigara içen ikizlerin yüzlerinde birkaç önemli yaşlanma alanı belirlediler. Sigara içenlerin üst göz kapakları ve alt kapakları sarktı. Ağız çevresinde daha fazla kırışıklık oluştu. Sigara içenlerde ayrıca gıdı oluşumu daha hızlı görüldü.
7. Gülümsememek
Dr. Leann Poston, “Daha genç görünmek için yapabileceğiniz en önemli şeyin gülümseme olduğunu düşünüyorum. Yüzünüzde zamanla oluşan kırışıklıkların sayısını azaltır” diyor. Gülümsemek sizi daha mutlu eder ve daha fazla enerji verir. Böylece daha iyi beslenme alışkanlıklarını ve daha fazla egzersizi teşvik eder.