ELİF ALTIN İstanbul – FETÖ’nün “futbolda şike” davasının gerekçeli kararı açıklandı. 88 sanığın yargılandığı dava 4 Haziran tarihinde karar bağlanmıştı. İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi davanın sanıklarından aralarında kapatılan Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, dönemin İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Nazmi Ardıç, dönemin İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdür Yardımcısı Ahmet Kalender başta olmak üzere 48 sanığa 5 yıl 1 ay ile bin 971 yıl arasında değişen hapis cezası, 40 sanıkla ilgili de beraat veya ceza verilmesine yer olmadığına yönelik hüküm kurmuştu.
‘Transferlere nüfuz etti’
2 bin 899 sayfalık gerekçeli kararda; FETÖ’nün 90’lı yıllardan itibaren futbol içerisinden eleman ve üye devşirmeye çabaladığı ve ilerleyen dönemlerde devşirdiği sporcular ve spor adamları sayesinde himmet adı altında gelir elde etmeye ve finansal açıdan bu alana nüfuz etmeye başladığı ifade edildi.
Kararda, FETÖ’nün, futbol endüstrisi içerisindeki yapıya ait organizasyonlarla gelir kaynağını arttırdığı aynı zamanda ülkemizde milyonların severek takip ettiği sporcu yüzleri ile kendisini sempatik gösterme çabası ile hareket ettiği ve artık sporcu ve teknik adam transferlerine kadar örgütün nüfuz ettiği belirtildi.
Kararda, FETÖ’nün, elindeki emniyet ve yargı yapılanmasında faal olan örgüt üyeleri ile operasyonel faaliyetlere hız verdiği belirtilerek, “Bahis ve şike iddiaları üzerinden yapılan bir ihbarı değerlendirmek suretiyle tüm eylemlerini yasal bir görünüme ve temele sahipmiş gibi göstererek adli soruşturmaya başlanmış ancak başlatılan soruşturmanın kapsamını genişletmek ve tüm kamuoyunun dikkatini çekmek ve yaratmak istediği algı için söz konusu soruşturmanın yetki ve görev alanlarını ihlal ederek bilerek ve isteyerek soruşturmanın yönünü federasyon ve özellikle Fenerbahçe Spor Kulübü’ne çevirmiştir” ifadeleri kullanıldı.
Kararda, FETÖ’nün yürüttüğü bu soruşturmanın, işlenen bir suçu ortaya çıkarmak amacı ile değil de örgütsel saikler doğrultusunda belirli bir hedefe ulaşmak amacı ile yapıldığı belirtildi. FETÖ’nün spor kamuoyunu ve özellikle milyonlarca taraftarı bulunan camiaları karşı karşıya getirmek ve kaos ortamından faydalanarak taraftarları sokağa dökmeyi amaç edindiğine dikkat çekildi.
‘Derin yaralar açtı’
Kararda, “Böylelikle toplumsal kutuplaşma ve huzursuzluk ortamı yaratılacak devleti ve hükumeti bu kaotik ortamdan sorumlu göstermek suretiyle yıpratmaya çalışıp diğer yandan da kulübün yönetimini ele geçirmeye çalışarak sahibi olduğu taraftar kitlesinden ve finansal gelirden nemalanmaya çalışacaktır” tespiti yer aldı.
Kararda, “FETÖ sadece eli kanlı bir silahlı örgüt değil, itibar ve maneviyat suikastçisi bir zihniyettir. İş bu yargılamaya konu dosyamızda usulsüz ve sahteciliğe konu edilen eylem ve belgeler ile kurmaya çalıştığı kumpasla sadece Fenerbahçe Spor Kulübü ve dosya mağdurlarının değil Türk futbolunun ve Türk milletinin de itibarına, saygınlığına saldırmış ve derin yaralar açmıştır” denildi.