Halluks valgus genetik olarak ayaktaki başparmak ve ikinci parmak arasındaki açının fazlalığına bağlı oluşmaktadır. Başparmağın diğer parmaklara doğru yaklaşarak keskin bir açı oluşturması ve dışardan bakınca bu açının çıkıntı olarak görülmesi olarak tanımlanır.
Halluks valgusun sadece görüntüyü değil; konforu ve sağlığı da etkiler. Hastanın yürürken ayaklarında ağrı yaşamasına, ayakkabı giyerken rahat edememelerine sebep olabilir. Hatta şişlik oluşabilir ve bu şişlik sonucu kapalı ayakkabı dahi giyilemeyebilir.
Terlik gibi açık ayakkabılarla daha rahat etseler de oluşan görüntü sebebiyle konforun ciddi oranda bozulduğunu görüyoruz. Ayakta oluşturduğu çıkıntı ve bu çıkıntının ayakkabıda sıkışması sonucu bazı sorunlar oluşturabilir. Bunlara ciltte kızarıklık, ağrı ve ödem örnek olarak verilebilir. Bu hastalığın oluşmasında çok büyük oranda genetik faktörlerin etkisi bulunmaktadır.
Uzun yıllar sivri burunlu ya da yüksek topuklu ayakkabı giyimine bağlı olarak ortaya çıkan hastalık kadınlarda görülmesinin yanı sıra erkeklerde de görülebilir. Hastalık belirtileri yeni görülmeye başlanan bireylerde bazı önlemler uygulanarak hafifletilebilir.
Öncelikle dar, sivri burunlu ve yüksek topuklu ayakkabılar giyilmemeli. Ayakkabı seçimi hastalığın belirtilerini hafifletmek adına önemli. Hastalığın henüz erken dönemlerinde tedavi şansı daha kolay ve başarılıdır. Tedavinin ertelenmemesi gerekir. Ayrıca uzun süreli parmağın kötü pozisyonuna bağlı kireçlenmeye sebep olabilir.
İlerlemiş vakalarda cerrahi tedavi uygulanabilir. Eklemin dondurulması, çıkıntının alınması, eklemin kesilmesi ve osteotomi yani tarak kemiğinin bazı seviyelerinden kesilerek yeniden yön verilmesi şeklinde yöntemler uygulanabilir. Günümüzde en sık uygulanan yöntem osteotomidir.
Hastalığa neden olan anatomik bozukluğun düzeltilmesi gerekir. Doğru yöntem uygulandığı zaman hastalığın tekrarlama şansı çok düşük. Eğer ayağınızda şişlik, kızarıklık ve ağrı gibi semptomları yaşıyor ve halluks valgus olabileceğinden şüpheleniyorsanız hemen sağlık kuruluşuna başvurun.